Bugün Çanakkale Zaferi’nin 109. Yılını kutluyoruz. Bu zafer öyle büyük bir direniş efsanesidir ki emperyalistlere ve Anadolu işgaline karşı yakın çağa damgasını vuran en büyük mücadelelerden birinin adıdır; işgal gücüyle Türkleri Anadolu’dan atma girişimlerinin ters-yüz edildiği bir savaştır. Unutmayın ki o gün düşman çıkartma güçleri askerlerimizi çiğneseydi bugün Anadolu’ nun tarihi Haçlılara göre yazılacaktı.
Emperyalistler Çanakkale’ yi geçebilseydiler, Rusya, Trakya, boğazlar ve Ege dahil, Akdeniz ve Karadeniz bağlantısındaki kilidi ellerine geçireceklerdi. Bunun yanında bir diğer amaçları da, Türklerin Anadolu’ daki varlığına son vermekti. Nitekim savaşta yenildikleri halde diplomasi sahasında Serv anlaşmasıyla bu amaçlarına ulaşmaya az kalmıştı.
İşte Osmanlı’ nın son döneminde devleti eline geçiren ve borç ile ekonomisini tamtakır bırakan dönemin emperyalist güçlerinin dayattığı Serv’i yırtan, direnişin simgesi olan Mustafa Kemal Paşa o gün Çanakkale Zaferi’ nin mimarlarındandı.
Çanakkale Zaferi ayrıca Türk tarihi ile Türkiye Cumhuriyeti’ nin kökleriyle buluştuğu ilk kıvılcım olması açısından da çok önemlidir.
‘Ya İstiklâl ya Ölüm!’ şiarıyla Çanakkale’ yi geçilmez kılan Gazi Paşamıza, silah arkadaşlarına, şehit ve gazilerimize saygımızı, şükranlarımızı sunarız.
Çanakkale Zaferi’nin 109. Yılı kutlu olsun.