DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Avrupa Rekabetçi Yapılarını Dönüştürmede Sorunlar Yaşıyor!

Yayınlanma Tarihi : Güncelleme Tarihi : Google News
Avrupa Rekabetçi Yapılarını Dönüştürmede Sorunlar Yaşıyor!

Almanya ve Avrupa ekonomileri, genel olarak kıta Avrupası Çin ve ABD rekabetinde geriye düşmeye başladı. Uzmanlar ABD ve Çin, teknoloji ve endüstriyel alanda büyük atılımlar gerçekleştirirken, Avrupa’nın bu iki ekonomik dev ile rekabet edebilmesi için daha stratejik ve uzun vadeli planlara ihtiyacı olduğunu belirtiyor. Nitekim Eski ECB (Avrupa Merkez Bankası) başkanı ve eski İtalyan Başbakanı Draghi’nin Avrupa Birliği ekonomisinin verimliliğine yönelik hazırladığı 69 sayfalık rapora göre  2040’a kadar çalışan nüfusun yılda 2 milyon kişi azalması bekleniyor.

Bu rakamlar ve işgücü sorunları yanında yatırım eksikliği, Avrupa’nın yenilikçi teknoloji üretiminde ve sürdürülebilir kalkınmada geride kalmasına neden olabileceği ifade ediliyor.

Almanya ve Avrupa Rekabetçi Yapılarını Dönüştürmede Sorunlar Yaşıyor

Finansmancı ve Ekonomist Şant Manukyan Ekofobi köşesindeki yazıda raporda Avrupa tarihinde ilk kez büyümenin nüfus/çalışan iş gücü artışı ile desteklenmediği bir döneme girildiği ifade ediliyor.

Aslında bunun işaretleri Almanya’da 2018’de, kasım verilerine göre ekonomik büyüme hızının negatife döndüğünde lınmaya başlanmıştı; yılın üçüncü çeyreğindeki yüzde 0,2’lik küçülmenin dış ticaret ve tüketim harcamalarındaki gerilemeden kaynaklandığı açıklandı. Ancak 2019’da, Avrupa’nın en büyük ekonomisi Almanya’da sanayi üretimi temmuzda önceki aya göre de yüzde 0.6 düştü, oysa ekonomistler yüzde 0.3’lük bir düşüş bekliyordu.

Sanayi üretimindeki art arda yaşanan gerilemeler o günlerde ekonominin esesyrona sürüklenebileceğine yoruldu.  Nitekim  bugün ki ekonomik resme bakıldığında genel olarak Almanya’nın ve Avrupa’ nın büyüme ve rekabetçi yapılarını dönüştürmede sorunlar olduğu gözden kaçmıyor.

Örneğin Avrupa’nın genel büyüme potansiyelini yükseltmek için yılda 800 milyar Euro ek yatırım yapılması gerektiği vurgulanıyor. Bu yatırımın öncelikli hedefleri arasında dijitalleşme, yeşil enerji dönüşümü ve inovasyon yer alıyor. Özellikle dijital altyapının güçlendirilmesi ve enerji verimliliği gibi alanlara yapılacak yatırımlar, Avrupa’nın rekabet gücünü artıracak.

Göçmenler Refah Devletini de zorluyor

Draghi’nin Avrupa Birliği ekonomisinin verimliliğine yönelik hazırladığı 69 sayfalık rapora göre en büyük 50 teknoloji şirketinden sadece 4’ü Avrupalı. Avrupalı şirketler statik endüstrilerde yoğunlaşmış durumda. Draghi şunu da ekliyor: Son 50 yılda sıfırdan kurulup 100 milyar Euro seviyesine gelen hiç Avrupalı şirket yok ancak cari değeri 1 trilyon Euro olan 6 Amerikalı şirketin hepsi bu dönemde kuruldu.

Şant Manukyan Ekofobi köşesindeki Avrupa Birliği ekonomisinin verimliliğine yönelik hazırladığı 69 sayfalık raporu değerlendirirken; ”Avrupa tarihinde ilk kez büyümenin nüfus/çalışan iş gücü artışı ile desteklenmediği bir döneme giriyor. 2040’a kadar çalışan nüfusun yılda 2 milyon kişi azalması bekleniyor. Evet yılda. Üstelik göçmenlerin becerileri yüksek olmadığı için ülke göç alıyor olmasına rağmen bu göç geçmiş dönemlerde yarattığı büyümeyi yaratmıyor ve refah devletini de zorluyor.” ifadesini kullanıyor.

Draghi’nin Raporu

Eski ECB (Avrupa Merkez Bankası) başkanı ve eski İtalyan Başbakanı Draghi’nin Avrupa Birliği ekonomisinin verimliliğine yönelik hazırladığı 69 sayfalık raporda kısa özet bilgiler şöyle:

”Ekonominin dijitalize ve dekarbonize (hala bunun peşindeler) edilmesi ve savunma kapasitesinin artırılması için yatırımın GDP (Gross Domestic Product- Gayri Safi Yurt İçi Hasıla) içinde payının yüzde 5 artması gerekiyor (yani toplam içinde payı yüzde 22’den yüzde 27’ye çıkmalı). Karşılaştırmamız gerekirse Marshall Planı ile 1948-51 arasında yaşanan artış GDP’nin yüzde 1-2’sine denk düşüyordu.

  • Bu tip bir seferberliğin altında özel sektör kalkamaz. AB finansal piyasalarını birleştirmeyi başarmalı ve merkezi borçlanmaya geçebilmeli, yani ortak tahvil, ki bu Euro için de çok büyük bir adım olur. Ancak sorun sadece bununla sınırlı değil. En büyük LNG pazarı olmamıza rağmen tekil kontratlar gerçekleştirdiğimiz için enerjide ABD ile rekabet edebilecek fiyatların çok uzağındayız. Savunma (ve uzay) sanayi şirketlerimiz de benzer bir şekilde dağınık durumda.
  • Avrupa’da ilk 3 R&I firması 20 yıldır otomotiv sektörü şirketleri, ABD’de de 2000’lerin başında benzer bir durum söz konusuydu. Şu anda ilk 3 teknoloji şirketi. Girişimcilerimiz var ancak finans piyasalarının küçüklüğü ve sıkı regülasyonlar inovasyonun ticarileştirilmesini çok zorlaştırıyor. 1 milyar doların üzerinde değerlemeye ulaşan şirketlerimizin yüzde 30’u merkezini ABD’ye taşıdı. AI devriminde sadece öncü olmamız yetmez AI’ın (Yapay Zeka) kullanılmasında da öncü olmamız gerekiyor.
  • ABD ve Çin ile karşılaştırıldığında eğitimde geri kaldığımız söylenebilir. Ancak yine de çok iyi üniversitelerimiz var. Sorun üniversiteler yarattıkları değeri ticarileştirmede başarısız.
  • Şirket kurmak için birçok bürokratik aşamadan geçilmeli. Oysa Estonya’da her şey sadece bir bilgisayar ile halledilebilecek durumda. Dahası bürokrasimiz, alt kurullar vs bir biri ile iletişim halinde olmadığından aşırı hantallaşmış durumda.”

YORUM YAP