Ege İhracatçı Birlikleri’nin düzenlediği webinarda perakende sektöründe gıda güvenliği ve sürdürülebilirlikle ilgili kriterler, iyi tarım uygulamaları, tarımda sürdürülebilirlik için yapılması gerekenler konuşuldu.
Ege İhracatçı Birlikleri’nin düzenlediği webinarda Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Birol Celep, AB’nin Avrupa Yeşil Mutabakatı kapsamında yeni karbon vergisi düzenlemesine değindi.
“Yeşil Mutabakat, AB’nin 2050’ye kadar net sera gazı emisyonlarının sıfırlanması, ekonomik büyümenin kaynak kullanımına bağlılığının sona ermesi ve kimsenin ve hiçbir bölgenin geride bırakılmaması temel hedeflerini içeren yeni büyüme stratejisidir. Yani Mutabakat, emisyonları azaltırken iş imkanları yaratacak ve yaşam kalitesini artıracaktır. Tanımlanan hedefler kapsamında bu büyüme stratejisi; 1- temiz enerji, 2-sürdürülebilir sanayi, 3-inşaat ve renovasyon, 4- tarladan sofraya, 5- kirliliğin ortadan kaldırılması, 6-sürdürülebilir hareketlilik ve 7- biyoçeşitlilik olmak üzere 7 politika alanı altında kurgulanmıştır.”
”Yaptığımız çalışmaların temel amacı; ürünlerimizin kalitesini ve insan sağlığına uygunluk seviyesini daha da artırmak, geleneksel ürünlerimizi günümüz gıda trendleriyle uyumlu küçük ambalajlarda, sağlıklı, doğal ve organik konseptleriyle pazarlayarak daha fazla katma değer yaratmak, ihracatımızı miktar ve değer olarak arttırmak, pazar çeşitliliği sağlamak. Bu döngünün bir diğer çıktısı ise Sürdürülebilir ihracat artışının sağlanması.” diye konuştu.
Birol Celep, bu çerçevede yapılan çalışmalar arasında Dikili, Bayındır, Kınık ve Bergama gibi Tarım İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri’nin oluşturulduğunu söyledi.
Birçok tarım ürününde hasat sırasında %30-35’lere varan kayıplar yaşanıyor!
Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cengiz Balık ise güvenilir gıda temini için hayata geçirilen iyi tarım uygulamalarının tarımsal üretimin her aşamada kontrolünü ve sertifikalandırılmasını sağladığını anlattı.
“İyi tarım uygulamaları; çevre sağlığı yanında doğal kaynakların korunması, ayrıca tarımda izlenebilirlik ve sürdürülebilirlik ile gıda güvenliğinin sağlanmasını hedefliyor. Sürdürülebilir gıda değer zincirinin nihai hedefi, hem mevcut hem de gelecek nesiller için toplumun refahında geniş tabanlı bir iyileşmeye önemli ölçüde katkıda bulunmak. Tarladan çatala kadar kontrollü gıda üretimine ulaşmada, çevresel risklerin değerlendirildiği, üretimin her aşamasının kontrollü olarak yapıldığı iyi tarım ürünlerinin nihai tüketiciye ulaşmasında üretici ve tüketiciyi buluşturan aracı işletmelerin önemi çok büyük.”
“Maalesef birçok ürünümüzde hasat sırasında %30-35’lere varan oranlarda kayıplar yaşıyoruz. Üreticilere her aşamada ve hasada yönelik bilgilendirme yapılması gerekiyor. Bu konudaki farkındalık son dönemde oluştu, bu da sevindirici bir gelişme. İsrafın ve kayıpların önlenmesi amaçlı proje çağrıları artmaya başladı, kurum ve kuruluşların konuya ilgisi ve farkındalığı gözle görülür bir şekilde arttı. Bizim de Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği olarak bu alanda desteklediğimiz projeler var. Bu konuda teknolojiyi yanımıza almak önemli, ama asıl önemli olan eğitim ve bilinçlendirme. Üretimin yoğun olduğu her ilde bu konuda farkındalığı ön plana çıkaran projeler oluşturulup her kesime yönelik yürütülmesi halinde inanın ülkemize ve dolayısıyla ekonomiye katkısı olacaktır.”