Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, ”Biz kimseye muhtaç olmadan kendi harp araç ve silahlarımızı ve bunların mühimmatını yerli ve milli olarak burada yapmaya çalışıyoruz.” dedi.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu başkanlığında STK’ lardan oluşan bir heyet Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar’ı ve TSK Komuta Kademesi’ni ziyaret etti.
Dayanışma içinde olunmasının önemine değinen Bakan Akar, “İyi işlerde birbirimiz teşvik edecek, destekleyeceğiz. Elimizden gelen yardımı sağlayacağız. Amacımız, görevimiz bu, millet dediğimiz bu. İleri gidenler hep bu şekilde çalışanlardır” diye konuştu
Akar, herhangi bir ayrımcılığın zafiyete neden olacağına vurgu yaparak, “Birliğimizi, bütünlüğümüzü bozmamamız, bu konularda dayanışmamızı her zamankinden daha fazla sürdürmemiz gerekmektedir” ifadesini kullandı.
Görüşme sırasında savunma ve güvenlik konularında da değerlendirmelerde bulunan Akar, Azerbaycan’ın hem sahada hem masada önemli bir başarı sağladığını ifade etti.
‘Arifiye’deki fabrikanın mülkiyeti Bakanlığa ait’
Savunma sanayiindeki gelişmelere de değinen Akar, Silahlı Kuvvetlerimizin ihtiyaçlarının kara, deniz, hava harp araç ve gereçlerinin ve bunların mühimmatının bir bütün halinde ülkemiz tarafından karşılanmasının esas olduğunu söyledi.
Bunun anlaşılmasının gerekliliğini vurgulayan Akar, şunları söyledi:
“Buradaki bir fabrikanın sermayesi, ekonomik durumu, ortakları bir tarafa bizim için bunun Türkiye’de üretilmesi esas. Artık dünyada hiçbir şekilde saf, sadece o ülkeye ait bir sermaye olur mu? Var mı böyle bir şey? Yok. Biz dışarıdan sermaye gelsin istemiyor muyuz? Dolayısıyla burada ABD’liler, Avrupalılar, Orta Doğu’dan Katar dahil herkes getiriyor. Biz kimseye muhtaç olmadan kendi harp araç ve silahlarımızı ve bunların mühimmatını yerli ve milli olarak burada yapmaya çalışıyoruz.”
Geçmişte Türkiye’nin ürettiği İHA ve SİHA’ların olmadığını, TSK’nın tank ve toplarının yabancı ülkelerde modernizasyonun yapıldığını hatırlatan Akar, şunları kaydetti:
“Bunların ayrıntısının bilinmesi lazım. Ayrıca ‘tank ve palet’ değil, tank paleti fabrikası. Orada tank yapılmıyor, tank paleti yapılıyor. Şimdi Cumhurbaşkanımızın bizzat yaptığı teşebbüslerle tank yapar hale gelmeye çalışıyoruz. Türkiye olarak çalışıyoruz. Biz de TSK olarak hiçbir şekilde hakkımızdan, hukukumuzdan vazgeçmeden, MSB olarak mülkiyetimizden vazgeçmeden, özel sektörle beraber çalışmanın gereği neyse ona göre mevcut hukuk sistemi içinde destek sağlıyoruz. Arifiye’deki fabrikanın mülkiyeti Bakanlığa ait. Bu konuları herhangi bir şekilde siyasi konu, siyasi polemik malzemesi yapmamanın çok daha uygun olacağı kanaatindeyim.”
‘Bunun neresi yanlış’
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Millî Savunma Bakanlığında da yeni bir yapıya gidildiğini hatırlatan Akar, şu açıklamalarda bulundu:
“Millî Savunma Bakanlığı ve bünyesinde Türk Silahlı Kuvvetleri var. Bunlar ayrılmaz birer parça. Bakan ile Genelkurmay, Genelkurmay Başkanı ile Kuvvet Komutanları, ayrılık gayrılık yok. Biz çok şükür arkadaşlarımızla beraber gece-gündüz demeden, omuz omuza, tek yumruk halinde yapmamız gereken neyse onları yapıyoruz. Egemenliğimiz ve bağımsızlığımız, ülkemizin birliği ve bütünlüğü için gayret gösteriyoruz. Buraya fitne, fesat bir takım söz, değerlendirmelerle ayrıştırıcı dil kullanmak gerçekten çok yanlış. Bu siyasetin üzerinde olması gereken bir konu. Bunlara girmemek, bunlardan medet ummamak, bir şey beklememek lazım. Bir bütün halinde, anayasa çerçevesinde, Atatürkçü düşünce sistemi esasında, aklın ve bilimin ışığında, Cumhurbaşkanımızın talimatları ve sıralı komutanların emir ve komutasında, milletinin emrinde, görevinin başında bir ordu var. Buna çalışıyoruz. Bunun neresi yanlış? Bizim burada yaptığımızın iyi anlaşılması, bu konudaki çalışmalarımızın iyi görülmesi lazım. Burada tamamen samimiyetle, ciddiyetle ülkemizin, milletimizin egemenliği, bağımsızlığı ve güvenliği için ölürsem şehit kalırsam gazi anlayışı içinde 83 milyon asil milletimizin sevgisi, güveni ve duasından aldığımız ilhamla çalışmalarımıza devam edeceğiz.”
Millî Savunma Bakanlığındaki görüşmeye Bakan Akar’ın yanı sıra Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile Bakan Yardımcıları Yunus Emre Karaosmanoğlu, Alpaslan Kavaklıoğlu, Şuay Alpay ve Muhsin Dere de katıldı.