CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Doğu Akdeniz’ de Türkiye’ nin hak ve çıkarlarına ilişkin, ‘Hükümeti, haklı davalarımızda taviz vermemeye çağırıyoruz!’ dedi.
Toplantı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ nun Doğu Akdeniz‘deki gelişmeler üzerine olağanüstü çağrısıyla yapıldı.
Oruç Reis’in Antalya açıklarında demirlemesini ‘taviz’ olarak değerlendiren CHP, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Kıbrıs Rum Yönetimi ile imzaladığı mutabakatın KKTC’nin haklarını hiçe saydığının belirtildiği açıklamada hükümet suskun olmakla eleştirildi.
“Cumhuriyet Halk Partisi Merkez Yönetim Kurulu, Dış Politika ve özellikle de Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeleri dikkatle takip etmektedir” denilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
‘Dışişleri Bakanlığı ve bürokrasisi tek bir kişinin aldığı kararlar ile yönetilir hale getirilmiştir.’
”TBMM’nin siyasetin güç odağı olmaktan çıkarılması, dış politikada Türkiye’yi haklı davalarında yalnızlaştırmış ve taviz verir konuma düşürmüştür.
”Bir ‘Devlet Politikası’ olması gereken dış politika, öncelikle iç politikaya malzeme edilmiş, Dışişleri Bakanlığı ve bürokrasisi de devre dışı bırakılarak tek bir kişinin aldığı kararlar ile yönetilir hale getirilmiştir.”
”ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun, Kıbrıs Rum Yönetimi ile bir mutabakat imzalamış olması, bölgedeki gerginliği daha da arttırarak, Kıbrıs ve Doğu Akdeniz sorununun barışçıl bir şekilde çözümünü daha da zorlaştıracaktır.
‘Pompeo’nun adayı ziyareti sırasında KKTC yetkilileriyle görüşme yapmaması Türk varlığına yapılmış büyük bir saygısızlıktır.’
”Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin haklarını hiçe sayan bu mutabakat 1960 Londra ve Zürih Anlaşmaları’na da aykırılık teşkil etmektedir. Mike Pompeo’nun adayı ziyareti sırasında KKTC yetkilileri ile hiç bir görüşme yapmadan ayrılması ise adadaki Türk varlığına yapılmış büyük bir saygısızlıktır.
”Cumhuriyet Halk Partisi olarak, KKTC’nin ve ülkemizin Doğu Akdeniz’deki çıkarlarını sonuna kadar savunacağımızın altını çiziyor, ülkemizin yetkili kurumları tarafından söz konusu mutabakata ilişkin olarak şu ana kadar bir açıklama yapılmamış olmasını esefle karşılıyoruz.”