Cumhuriyet Halk Partisi’nin sembolik açılışını Sivas’ta yaptığı Tüzük Kurultayı Ankara’da ATO Congresium’da gerçekleşen toplantıyla tamamlandı.
Kurultayda partinin ‘anayasası’ olarak nitelenen tüzük kabul edildi. Buna göre milletvekillerine en fazla üç dönem üst üste aday olma sınırlaması eklendi; 28 maddesinde değişiklik öngören taslak kabul edildi:
‘TBMM üyeliği için adayların saptanmasında yöntemler önseçim, örgüt denetiminde önseçim, aday yoklaması, örgüt denetiminde aday yoklaması ve merkez yoklamasıdır. Hangi seçim çevresinde hangi aday saptama yönteminin kullanılacağına il örgütlerinin görüşü doğrultusunda Parti Meclisi karar verir.’ ifadesi yer aldı.
20. Olağanüstü Tüzük Kurultayı’nda ‘İkinci Yüzyılda Değişim Kurultayı’ nde Genel Başkan Özgür Özel ‘Bu tüzük, kişisel bir güven oyu değildir. Ne kabulü beni güçlendirir ne de reddi zayıflatır. Kazanan yalnızca örgütümüz olacaktır. Türkiye’ye örnek teşkil eden bir müzakere sürecinin ardından, Türkiye’yi nasıl yöneteceğimizi belirleyeceğimiz program kurultayına el ele yürüyeceğiz.’ dedi.
Özgür Özel’in Konuşmasından Notlar
‘Partimizin ikinci yüzyılın ilk genel seçimlerine doğru her geçen gün bugün dünden bir gün daha yakınız, yarın bir gün daha yakın olacağız. Şüphesiz herkes parti 31 Mart tarihinde birinci parti oldu. Artık iktidar bizim hakkımız. Bir an önce seçimler olsun, bu iktidar değişsin istiyor. Baktığınızda 12 bin 500 liraya geçinmek zorunda olan bir emeklinin, 17 bin liraya aile geçindirmek zorunda olan bir asgari ücretlinin, dün hep konuştuk. Çiftçilerin, esnafların, atanmayan öğretmenlerin, toplumun dertli tüm kesimlerinin, en çok da işsizlerinin ve gelecekten umutsuz gençlerinin bir seçim istemeleri, bir erken seçim istemeleri kadar doğal bir şey yok…
‘Biz 31 Mart’ta aldığımız oyu gösterip hadi erken seçim demeyeceğiz dedik. Ama şunu da söyledik; geçim olmazsa seçim olur dedik. O günden bugüne AK Parti ne yaptı diye bakarsanız, verdiği hiçbir sözü tutmadı. Umut verenlerin umutlarını boşa çıkardı. Kendisine oy verenleri dahi pişman etti. Oy vermeyenlerin ise bize kullandıkları oydan bir pişmanlığının olmadığı yapılan bütün araştırmalarda görülüyor..
‘Geçim olmazsa seçim olur
‘O zaman döndük ve baktık. 10 bin liralık emekli maaşı 25 kilo kıyma alırken, bugün 12 bin 500 liralık emekli maaşı 20 kilo kıyma alıyorsa. Yılda dört kez zam yapmalıyız asgari ücrete diyenler, oyu aldıkları asgari ücretliye yılda ara zammı bile vermeyip, ocakta verdiği zamla bugüne kadar onları geçinmeye zorluyorsa, Ocaktaki 17 bin lira bugün 11 bin liraya, o günkü denk geliyorsa. Tarımda taban fiyatı açıklanan her ürünü üreten isyan edip, yollara dökülüp, yollara ürünlerini döküp, sütünü döküp, buğdayını, fıstığını döküp, çayını yakıp isyan ediyorsa. İşsiz gençlerin umutsuzluğu kat be kat artıyorsa bu meseleyi 31 Mart’taki söylemimiz, o oyu fırsat bilip erken seçim istemeyiz dememizle aynı kefeye kimse koymasın. Biz son 5 ayda 9 tematik miting yaptık. 10 miting gerçekleştirdik. Türkiye’nin dört bir yanında. Her mitingimiz daha kalabalık. Her biri daha coşkulu ve tematik mitinglerde katılan her kitle bir önceki günden daha tepkili durumdadır. Bu durumda bizim CHP olarak geçim olmazsa seçim olur dememiz boşa laf değildir. Erken seçim konusunda toplumda seçimin ertesi günü yüzde 25’lerde olan beklenti dün ve evvelki gün gelen iki saygın anket şirketinin sonuçlarında yüzde 50’lileri geçmiştir. Bu şartlar bize adım adım artık bir sandığı getirecektir. Bu konuda CHP’’in iradesi tamdır…
‘Meclis’te gelecek sene kasım ayına kadar seçimleri yenilemeye hazırız.’
‘Net olarak söylüyoruz; bu milletin beş yıl dayanacak gücü olmadığı gibi bizim de iktidarı dört yıl daha bekleyecek sabrımız yoktur. Bu gücümüzle, bu dinamizmimizle, bu örgütsel birlikteliğimizle birlikte millet artık CHP’nin iktidar olmasını beklemektedir. Bunun için biz şunu söylüyoruz; gelecek sene kasım ayı Erdoğan’ın beş yıllık bu döneminin tam ortasıdır. İnat eder, millet aç, sefil, yoksul ve işsizken 2,5 yıl daha durursa, asla bir daha aday olamaz. Ama 2,5 yılı geçirmeden, ‘ben kendime güveniyorum, çıkarım’ derse biz Meclis’te gelecek sene kasım ayına kadar seçimleri yenilemeye, erken seçim yapmaya, bu milletin karşısına çıkmaya ve bu 22 yıllık yoksullaştıran, güvencesizleştiren, mutsuzlaştıran, özgürlükleri elden alan ve gençlerin bu ülkede yaşama iradesini bile ortadan kaldıran bu yönetime son vermeye hazırız. Bunun için de diyoruz ki eğer varsanız, eğer cesaretiniz varsa kararı bugünden alalım ya da sekiz ay sonra alalım gelecek sene kasım ayında seçim yapmaya, bizim karşımıza çıkmaya, bu millete gel bakalım seni kim yönetsin, son kararını ver demeye varsanız, CHP buradadır. O seçime girecektir. Sonuç değişmeyecektir. CHP, Türkiye’nin birinci partisi.
‘Bizden olmayan tek bir kişiyi öteki ilan etmeyeceğiz, sahip çıkacağız’
‘Gazi Mustafa Kemal Atatürk bu partiyi Anadolu’da kurdu. Bu partiyi, bir Rumelili olarak Samsun’a çıkarak, uzun süre Amasya’da düşünerek, Sivas’a giderek, Erzurum’a giderek, Hacıbektaş’ı es geçmeyerek, Ankara’ya gelerek bu ülkeyi katıldığı, katılmadığı Balıkesir, Alaşehir kongreleri ile fikir alışverişi ile toplumsal mutabakatla, toplumsal rızayla önce birbirinden dağınık yapıları bir araya getirdi, onlardan bir Kuva-yi Milliye kurdu. Sonra o yapıları fırkaya, sonra partiye dönüştürdü. Şimdi 100 yıl sonra yeniden Anadolu’ya ve Trakya’ya gidiyoruz. Çalmadık kapı, sıkılmadık el, duymadık fikir bırakmayacağız. Onların ötekileştirdiklerine de sahip çıkacağız ama bizden olmayan bir tek kişiyi öteki ilan etmeyecek, kenarda bırakmayacak, fikrini duymadan, elini sıkmadan ve onunla bir mutabakat aramadan geri dönmeyeceğiz.
Bazen elimiz havada kalacak. O havada kalan ele sarılacağız, o eli etmeyeceğiz. Havada el bıraktı diye küsüp gitmeyeceğiz. 83 milyonun, kalbini kazanacak, geride bırakacak bir kişinin olmadığının bilincinde olacağız. Belki günü geldiğinde o kişinin yine oyunu alamayacağız ama bizim iktidarımızda onun geride kalmayacağını, ona değilse de şimdiden kendimizi taahhüt edeceğiz. Bu bakış açısıyla bir büyük yürüyüşü hep beraber başlatıyoruz.”