DYP GİK Üyesi İlkay Şimşek 22 bin 104 lira olarak belirlenen asgari ücretin iktidarın ülke gerçeklerinden koptuğunun göstergesi ve gerçek yüzü olduğunu söyledi.
HABER MERKEZİ- Doğru Yol Partisi (DYP) Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi, Anadolu Düşünce ve Strateji Merkezi Temsilcisi İlkay Şimşek, iktidarın 2025 yılı için belirlediği asgari ücret miktarını sert dille eleştirerek, “İktidar bir kez daha emekçi düşmanlığını, milletin yaşamıyla arasında tek bir bağ kalmadığını göstermiştir” dedi. İlkay Şimşek açıklamasında şunları söyledi: “Alelacele gerçekleşen bir toplantıyla belirlenen 22 bin 104 liralık ücret iktidar ve ortaklarının ülke gerçeklerinden koptuğunun göstergesidir, gerçek yüzüdür. Bir kez daha emekçi düşmanlığını, milletin yaşamıyla arasında tek bir bağ kalmadığını göstermiştir. TÜRK-İŞ’in belirlediği rakamlara göre açlık sınırına denk gelen bir ücreti insanlara layık görmek gerçek anlamıyla zulümdür. Her zaman yaptıkları gibi bir kez daha işçilerimize hezimet yaşattılar, hak yediler, kul hakkına girdiler. 2025 yılında milletten toplanacak vergi yüzde 46 arttırıldı, buna rağmen asgari ücreti yüzde 30 artırmak kul hakkına girmektir, bu sefalet ücretinden bir an evvel geri dönülmelidir. 4 kişilik bir işçi ailesi evinin kirasını nasıl ödeyecek, elektrik, su parasını nasıl ödeyecek? Bu millete bir bardak çayla simit bile çok görüldü. Biz belirlenen asgari ücreti reddediyoruz, milyonlarca asgari ücretliye emeğin yanında olan herkesle birlikte insan onuruna yaraşır bir ücret belirlenmesini talep ediyoruz. Ülkeyi yönetemeyenlerin gerçek yüzü ortaya çıktıkça millet bu vurdumduymaz anlayışın hesabını sandıkta mutlaka soracaktır, unutulmasın ki mazlumun ahı, indirir şahı.”
EMEKLİLERİN HAKLARINI DA BUDUYORLAR
DYP GİK Üyesi İlkay Şimşek, iktidar ve ortaklarının 2025 bütçesi ile emeklilerin de ekonomik haklarını budamaya devam ettiğini belirterek açıklamasını şöyle sürdürdü: “İktidar sadece emekçilerin değil emeklilerin de ekonomik haklarını budamaya devam ediyor. Emekli Meclisleri Sendikası Türkiye Koordinasyonu’nun yaptığı açıklamaya göre emeklilerin aldığı maaş rakamsal olarak büyüdüğü halde alım gücü her geçen gün düşüyor, enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında hiç bir değeri kalmıyor. 2003 yılında en düşük emekli maaşı asgari ücretin 1,47 katıydı, bugün bu oran 0,61’e düştü, bunun anlamı şu; emeklilerin maaşları son 21 yılda rakamsal olarak da, gerçek alım gücü olarak da yüzde 60 oranında gasp edilmiş. Bu gerçek tüm açıklığı ile ortada dururken iktidar ve ortakları her yıl olduğu gibi bu yıl da ‘En kötüsü geride kaldı’ diyerek gerçeğe aykırı algı yaratma yoluna gidiyor. Oysa bunun doğru olmadığı, aslında en iyisinin geride kaldığını artık emekliler de, millet de biliyor. 2025 yılında emeklileri her yönüyle eskisinden daha kötü günler bekliyor. Biz 16 milyon 350 bin emeklimizi tek çatı altında bir araya gelerek birleşmeye, tek ses, tek nefes, tek yürek, tek yumruk olmaya davet ediyoruz. Bu sağlanmadıkça sefalet durumu devam edecektir.”
ÇİFTÇİ, ESNAF PERİŞAN
DYP GİK Üyesi İlkay Şimşek, çiftçi ve esnafın da zor günler yaşadığını, milletin, tüm emekçi kesimlerin önü alınamaz bir yoksulluğa sürüklendiğini ifade ederek erken seçimin kaçınılmaz olduğunu söyledi. İlkay Şimşek açıklamasını şu sözleriyle sonlandırdı: “Girdi maliyetleri artan, traktörüne mazot alamayan çiftçi ekmeyi de, biçmeyi de bıraktı, hayvanlarını tek tek elden çıkardı, büyükbaşını mezbahaya gönderdi, süt fiyatları arttı, küçükbaşını otlatacak mera bulamıyor, yeme para dayandıramıyor. Esnafın durumu daha vahim, millet çarşı pazar yapamıyor, esnaf günü siftahsız kapatıyor, kirasını, vergisini, elektriğini ödeyemiyor, her gün yüzlercesi iflas ediyor, kepenk indiriyor. Bu iktidarın sorun çözme kapasitesi yoktur, kalmamıştır, sorun çözemediği için de kriz üretmeye çalışmaktadır, bir krize, bir kavgaya ihtiyaçları vardır, o nedenle ekonominin iyi yönetilmediği, refahın sağlanamayacağı, geçimin olamayacağı görülüyor, geçim yoksa seçimin olacağı da biliniyor. Muhalefet partileri seçime dünden razı, bugünden hazırdır, o halde seçimi ertelemenin, süreyi uzatmanın bir anlamı yoktur, faydası hiç yoktur, bunun zararı yine topyekün milletedir. Emekçinin, emeklinin, çiftçinin, esnafın sorunu hepimizin sorunudur, çaresi erken seçimdir.”