DYP GİK Üyesi İlkay Şimşek, asgari ücretliye yüzde 30, işçi emeklisine yüzde 15.75, memur ve emeklisine yüzde 11.54 oranında yapılan sözde zammın beklentilerin çok altında kaldığını, milletin bu duruma sendikalar, sivil toplum örgütleri ve muhalefet partileriyle tepki gösterdiğini belirterek, “Meydanlarda gösterilen topyekün tepkiyi görmezden, duymazdan, bilmezden gelmek için kafa karıştıranlar, dün ip attıklarına bugün af diyenler ne yaptıklarını bilmiyor, artık erken seçim acil ve elzemdir” dedi.
HABER- Doğru Yol Partisi (DYP) Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesi, Anadolu Düşünce ve Strateji Merkezi Temsilcisi İlkay Şimşek, asgari ücretliye yüzde 30, işçi emeklisine yüzde 15.75, memur ve emeklisine yüzde 11.54 oranında yapılan sözde zammın talep edilenin ve beklentilerin çok altında kaldığını, milletin bu duruma sendikalar, sivil toplum örgütleri ve muhalefet partileriyle topyekün tepki gösterdiğini söyledi. DYP GİK Üyesi İlkay Şimşek, “Emekçilerin ve emeklilerin meydanlarda bir araya gelerek değişik etkinliklerle ortaya koyduğu tepkileri görmezden, duymazdan, bilmezden gelenler türlü algı operasyonları yaparak milletin aklını karıştırmak istiyor, dün ip attıklarına bugün af diyenler ne yaptıklarını bilmiyor, milletin gündemi 40 bin şehidimizin kanı ortada dururken teröristbaşına af çıkartmak değildir, milletin derdi geçimdir, bu durumda erken seçim acil ve elzemdir” dedi.
İŞÇİNİN RIZASI DA İMZASI DA YOK
DYP GİK Üyesi İlkay Şimşek milyonları ilgilendiren asgari ücrete yapılan yüzde 30’luk zamla emekçilerin açlığa ve yoksulluğa mahkum edildiğini, kararın tek taraflı alındığını, Türk-İş’in masadan kalktığını, işçinin rızasının da, imzasının da olmadığını söyledi. İlkay Şimşek şu değerlendirmede bulundu: “2025 yılı boyunca geçerli olacak asgari ücretin yalnız talep edilenin değil beklentilerin de çok gerisinde kalması milletin topyekün tepkisine neden oldu. Çalışanları temsilen komisyonda bulunan TÜRK-İŞ’in masayı terk etmesinden sonra Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yüzde 30 artışla belirlediği 22 bin 104 lira tutarındaki ücreti Cumhurbaşkanı onayladı, ama millet onaylamadı, aynı gün İstanbul ve Ankara başta olmak üzere birçok kentte protesto gösterileri yapıldı, memnuniyetsizlik anlatıldı, genel grev çağrısında bulunuldu, yani iktidar açıklanan asgari ücretle emekçileri sokağa davet etmiş oldu. Asgari ücretli işçinin bir simit ve yanında bir dilim peynir yemesi bile artık lüks, yani 22 bin lira ile kirasını, doğalgazını, elektriğini ödemesi mümkün değil. Bu tam bir sefalet ücretidir, iktidarın yarattığı krizden emekçilerin payına düşük ücret, uzayan iş saatleri ve hayat pahalılığı düşmüştür.”
EMEKLİLER YOK SAYILIYOR
DYP GİK Üyesi İlkay Şimşek adaletsiz sosyal güvenlik sistemi ile emeklilerin yok sayıldığını belirterek değerlendirmesini şöyle sürdürdü: “Emeklilerin, memurların ve memur emeklilerinin bu yılın ilk altı ayında alacakları maaşlara yapılan zam oranı belli oldu, tabi biz buna zam diyemiyoruz, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Aralık ayı enflasyon rakamlarını açıklamasıyla memur ve emeklilerinin yüzde 11.54, işçi emeklilerinin yüzde 15.75 zam alacağı anlaşıldı. Tabi bu rakamlara başta sendikalar ve uzmanlar tepki gösterdi, rakamların gerçeği yansıtmadığı, verilerin daha düşük açıklanarak zamların da daha düşük tutulmasının bir hükümet politikası haline geldiği bir kez daha görüldü, yaşanan gerçek hayat pahalılığı ile ilgisi olmayan sanal rakamlar özellikle maaş zammı alınacağı dönemlerde daha da aşağı çekiliyor, yani senaryo da, oyuncular da aynı. Adaletsiz sosyal güvenlik sistemiyle ve oynanan türlü oyunlarla emeklilerimiz bir kez daha yok sayılmıştır, emekliyi yoksullaştıran politikalar uygulanmış, enflasyonist süreçte onları koruyacak bir sistem oluşturulmamıştır.”
GÜNDEN ERKEN SEÇİMDİR
DYP GİK Üyesi İlkay Şimşek iktidar ve küçük ortağının başarısız ekonomi yönetimini görünmez hale getirmek için sanal gündem oluşturarak ip ile af arasında kafa karışıklığı yaratmaya çalıştıklarını söyledi. İlkay Şimşek açıklamasını şu sözleriyle sonlandırdı: “Millet fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüştür, piyasa kontrolü kaybedilmiştir, ülke ekonomisi fırsatçılar, tefeciler ve yandaşların eline kalmıştır, erken seçime gidilmesi için tüm şartlar oluşmuştur, muhalefet partileri her gün seçim çağrısı yapmaktadır, toplumun tüm kesimleri ve milletimiz erken seçimin acil ve elzem olduğunu görüyor, bu talebini her platformda yüksek sesle haykırıyor. Diğer yanda iktidar ve küçük ortağının başarısız ekonomi yönetimini görünmez hale getirmek için sanal gündem oluşturarak ip ile af arasında kafa karışıklığı yaratmaya çalıştığını da görüyoruz. Düne kadar teröristbaşının asılması için kürsüden ip atanlar, bugün aynı kişinin Gazi Meclisimizde konuşturulması ve umut hakkından yararlandırılması çağrısında bulunuyor. Böylece gündemi bu yersiz ve gereksiz konu ile meşgul ederek başta anamuhalefet partisi olmak üzere, diğer muhalefet partilerini, sivil toplum kuruluşlarını ve milleti bu konuya odaklamaya çalışıyor. Böyle bir siyaset olmaz olsun, bir bebek katili terörist, İstiklal Harbi vermiş Gazi TBMM’de nasıl konuşabilir? Bu Gazi Meclisimize hakarettir. Türk milleti için ve özellikle şehit aileleri için can yakıcıdır. Herkes şunu biliyor ki millet de, tarih de bunu affetmez. Sonu şimdiden belli olan bu teklif boş kelamdır, boşa kürek çekmektir, milleti oyalamaktır, gündemi meşgul etmektir, gerçek gündem geçim sıkıntısıdır, yapılması gereken erken seçimdir.”