DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Özdağ’ın TOKİ sorularına açıklama yetersiz!

Yayınlanma Tarihi : Google News
Özdağ’ın TOKİ sorularına açıklama yetersiz!

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ’ın, Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde sorduğu 16 soruya TOKİ’den yanıt geldi ancak TOKİ’nin cevaplarıyla Gelecek Partisi’nin soruları arasında büyük uyuşmazlık dikkat çekti.

Gelecek Partisi Sivil Toplum ve Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ, daha önce Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde 2019 yılında ilan edilen 100 Bin Konutlu TOKİ projesine ilişkin Cumhurbaşkanlığı, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve TOKİ Başkanlığına 16 soru sordu. Sorularında TOKİ’nin önceki konut hamlelerine ilişkin detay bilgileri kamuoyuyla paylaşmak isteyen Özdağ’ın sorduğu sorulara TOKİ Başkanlığı Basın Danışmanlığı’ndan yanıt geldi. Ancak TOKİ tarafından Özdağ’a verilen cevaplarla kendisinin yönelttiği sorular arasında bağlantı kurulamadı.

Özdağ’ın altıncı maddede yer alan “TOKİ’nin 2019’daki bu projesi ile bugüne kadar mülk sahibi olan vatandaş sayısı kaçtır? Başvuru yaptığı halde mülk sahibi olamayan vatandaş sayısı kaçtır? Bu proje kapsamında temeli atılmamış, atıldığı halde tamamlanmamış, tamamlandığı halde teslim edilmemiş konut sayısı illere göre ne kadardır?” sorduğu soruya TOKİ’nin cevabı yetersiz kalırken, akıllarda hala TOKİ’nin 2019’daki 100 bin konut projesinin kaç tanesini teslim ettiği sorusu var.

İşte Özdağ’ın sorduğu sorulara TOKİ’nin verdiği yanıtlar:

  • Bu 100 bin konut projesinin dahil olduğu il ve ilçeler hangileridir?

TOKİ CEVAP (1 ve 2): İdaremiz tarafından düzenlenen 100 Bin Sosyal Konut Projesi kapsamında 81 ilde 252 aktif proje bulunmaktadır.

Konutlar kanun ve yönetmelikler doğrultusunda bölgelerin iklim ve mimarisine uygun yatay mimari esas alınarak, doğal afetlere karşı güvenli, çevreyle uyumlu v sosyal donatılara sahip 2+1 ve 3+1 olarak inşa edilmektedir.

Talep yetersizliği sebebiyle iptal edilen projeler hariç 100 bin konut kapsamında 97 bin 483 konut üretilmekte olup, yeterli başvuru sağlanamadığı için iptal edilen projeler dışında başvuruda bulunan bütün hak sahiplerine konutları etaplar halinde teslim edilecektir.

3- Kaç sayıda vatandaş başvuruda bulundu, ne kadar başvuru ücreti alındı? Toplamda toplanan başvuru ücreti miktarı ne kadar oldu? Kur’a sonucunda başvurusu olumsuz neticelen kaç vatandaşın başvuru ücreti iade edildi, ne kadar süre sonra iade edildi, bunun için bir faiz ödemesi yapıldı mı, söz konusu ücretin iade edilmediği vatandaş var mı, varsa sebebi nedir?

TOKİ (3): 100 Bin Konut Kampanyasına 1 milyon 200 bin adet başvuru olmuştur. Başvuru bedeli 2+1 konunlar için 500 TL, 3+1 konutlar için ise 1.000 TL’dir. Kurada, asil ve yedek olarak hak sahibi olamayan kişiler başvuru bedellerini, kura çekiliş tarihinden itibaren 5 (beş) iş günü sonrasında başvuru yapılan Bankanın yetkili Şube’lerinden şahsen başvurarak iade almışlardır.

4- Söz konusu 100 bin sosyal konut projesi için uygulama alanı olarak belirlenen merkezlerde ihaleler hangi usulle yapılmıştır? ‘TOKİ’den ihale alan şirket sayısı ve isimleri nelerdir? TOKİ, kaç alt işveren (taşeron) ile çalışmaktadır? Sözleşmelere uygun hareket etmeyen herhangi bir firma oldu mu? Olduysa nasıl bir cezai müeyyide uygulandı?

TOKİ (4): 100 Bin Konut Projesinin ihaleleri 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na göre açık ihale usulü ile yapılmış olup ihale sonuçları EKAP üzerinden yayımlanmaktadır. TOKİ’den (2002-2022) ihale alan yüklenici sayısı 1.301 adet olup bu firmaların isimleri ve aldıkları işler https://a.toki.gov.tr/illere-gore-projeler web sayfamızda bulunmaktadır. Yüklenici firmanın sorumluluklarını yerine getirmemesi halinde yüklenici ile yapılan sözleşme ve şartnameler çerçevesinde cezai şartları uygulanmaktadır.

5- Bahse konu projede herhangi bir kamulaştırma yapıldı mı? Yapıldı ise hak sahiplerine bedelleri ödendi mi? Ödenmedi ise sebebi nedir?

TOKİ (5): Bazı projelerde kamulaştırma ihtiyacı doğmuştur. Söz konusu taşınmazlar, şahıslardan anlaşma usulü ile alınmış ve ödemeleri yapılmıştır.

6- TOKİ’nin 2019’daki bu projesi ile bugüne kadar mülk sahibi olan vatandaş sayısı kaçtır? Başvuru yaptığı halde mülk sahibi olamayan vatandaş sayısı kaçtır? Bu proje kapsamında temeli atılmamış, atıldığı halde tamamlanmamış, tamamlandığı halde teslim edilmemiş konut sayısı illere göre ne kadardır?

TOKİ (6): 100 Bin Konut Kampanyasında Türkiye genelinde toplam 1 milyon 200 bin kişi başvuru yapmış olup, bunun 97 bin 483 kişisi hak sahibi olmuştur. (Aksaray, Batman, Eskişehir, Niğde, Şanlıurfa, Şırnak illerindeki bazı ilçelerde yeterli talep olmadığı için bazı projeler iptal edilmiştir)

7- Yine bahse konu projeden yabancı uyruklu olup da (sığınmacı, göçmen vb.) T.C vatandaşlığına geçirilen ve TOKİ’den faydalanan kişi sayısı ne kadardır ve illere göre dağılımı nedir?

TOKİ (7): TOKİ’den alt gelir ve orta gelir gruplarına yönelik sosyal konut projelerden satın ve devir almak isteyen T.C. vatandaşı olma şartı ile diğer şartları (ikametgah, gelir, yaş vs.) yerine getiren konut alıcılarına satıl yapılmakta olup Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmayan kişilere idaremiz projelerinden konut/işyeri satışı yapılmamaktadır. Sonradan T.C. vatandaşı olan konut/işyeri alıcılarıyla ilgili idaremizde bilgi ve tutulan bir parametre bulunmamaktadır.

8- Söz konusu proje ile konut hakkı kazandığı halde taksitlerini ödeyemediği için hukuki takibe giren ve bu hakkı elinden alınan kişi sayısı ne kaçtır?

TOKİ (8): 100 Bin Konut Kampanyasında; taksit ödemeleri, sözleşme tarihini takip eden ay itibariyle başlatılmaktadır. Günümüz itibariyle söz konusu projelerin taksit ödemeleri yeni başlamış olup ödeme yapmayan vatandaşlara ihtar çekilmesi dışında hukuki süreç başlatılan ve sözleşmesi fesih edilen konut bulunmamaktadır.

9- Görevi ve amacı dar gelirli vatandaşlara sosyal konut üretmek olan TOKİ’nin, Ankara başta olmak üzere birçok merkezde lüks konut ve villa projelerini hayata geçirdiği dillendiriliyor, bu doğru mudur? Doğru ise bunun sayısı ve gerekçesi nedir, bu uygulamalar yasalara uygun mudur, yasalara uygun hale getirmek için birtakım firmalarla proje ortaklığı adı altında lüks konutlar yapıldığı ve bu firmalara rant sağlandığı iddiaları hakkındaki açıklamanız nedir ve tüm bunlar etik midir?

TOKİ (9): TOKİ’nin temel görevi dar ve orta gelirli vatandaşlarımıza yönelik sosyal konut üretmek olup, bugüne kadar üretilen toplam konutların yüzde 90,10’nu bu kapsamdadır. Yüzde 9,90’lık kısmı da sosyal konutlara kaynak sağlamak amacıyla geliştirilmiş projelerdir. Sosyal konutlarda olduğu gibi gelir kaynaklı projeleri de ihale kanun ve yönetmeliklerine uygun olarak ihale edilmektedir. Son 3 yıldır hasılat paylaşımı projesi ihale edilmemiştir.

10- Bahse konu proje ile zamanında hak sahiplerine teslim edilmeyen konut var mıdır? Varsa sayısı ve gerekçesi nedir? Geç teslim edilen konutlar sebebiyle hak sahiplerinin zararları karşılanmış mıdır, karşılanmamışsa sebebi nedir? Bu sebeple TOKİ’ye karşı (Bakanlık aleyhine) açılmış tazminat davası var mıdır varsa sayısı nedir ve lehte/aleyhte sonuçlanan dava sayısı kaçtır?  Kurum (TOKİ/Bakanlık) aleyhine sonuçlanan davaların; tazminat, yargı giderleri ile vekalet ücretleri yüklenici firmalardan tazmin edilmiş midir?

TOKİ (10): Konut teslim gecikmeleri; Yükleniciden kaynaklanmayan nedenlerle yüklenicinin sözleşmenin ifasına ilişkin yükümlülüklerini öngörülen sürede yerine getirememesi durumunda Yapım İşi Sözleşmeleri, Yapım İşleri Genel Şartnamesi ile 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu hükümleri çerçevesinde süre uzatımları verilebilmektedir.

Bazen de yükleniciden kaynaklanmayan (bürokratik is ve işlemler, Belediye başvuruları, plan iptali vs.) sebeplerle Sözleşmenin ifası imkânsız hale gelirse sözleşmenin tasfiyesine karar verilerek yeniden ihaleye çıkılması teslimde gecikmeye sebebiyet vermektedir. İlgili mevzuat, ihale makamı olan İdaremize yasal şartların mevcudiyeti halinde süre uzatımı ve işin tasfiyesine karar verme, yükleniciye de talep etme hakkin vermekte iken, idarenin yasal olan bu yetkisini kullanması durumunda konut alıcıları ile imzalamış olduğu sözleşmede öngörülmüş olan sürede konutu teslim edememiş olmasından kaynaklanan nedenlerle idare aleyhine davalar açılmıştır.

İdare aleyhine açılan davalarda, yüklenici kusuru sebebiyle dava açıldığı, tespit edildiğinde davalar yükleniciye ihbar edilmekte ve davanın neticesine göre idare aleyhine hüküm kurulması halinde rücu davaları açılmaktadır. Yüklenicinin İdare nezdinde bekleyen o işe ilişkin teminatı idarece dava sonuçlanıncaya kadar iade edilmeyerek bloke konulmaktadır. Dava sonuçlandıktan sonra da Borçlar Kanunu ilgili hükümleri uyarınca takas ve mahsubu yapılmaktadır.

TOKİ aleyhine geç teslim sebebiyle; 2018 yılında 120, 2019 yılında 15, 2020 yılında 5, 2021 yılında 2, 2022 yılında 1 adet geç teslim nedeni ile kira tazminatı davası açılmıştır. Bu davaların 12 adedi idare aleyhine, 80 adedi İdare lehine sonuçlanmış olup 51 adet dava da devam etmektedir.

11- Söz konusu projede iyi niyetli olmayan, şartları uygun olmadığı halde kur’a da hak kazanan kişiler ve kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunuldu mu, bunun sayısı ve neticesi nedir?

TOKİ: Başvuru şartlarında; başvuru sırasında ve sözleşme imzalama sürecinde şartların karşılanıp karşılanmadığına dair kontroller yapılmakta ve belge ibraz edilmesi talep edilmektedir. Yapılan kontroller sırasında başvuru şartlarını taşımayan, belge ibraz edemeyen kişilerin başvurusu iptal edilmekte, konut hakkını kaybetmektedir.

12- Türkiye genelinde bahse konu proje dışında, 2002′ yılından bugüne kadar TOKİ’ye devredilen hazine arazilerin sayısı, büyüklüğü ve piyasa değerleri nedir?

TOKİ: Maliye Hazinesinden sosyal konut amaçlı ve millet bahçelerinin finansmanı için arazi talep edilmektedir.

13- Söz konusu proje ve genel olarak 2002 yılından itibaren tüm TOKİ projelerinde; firma ve alt işverenler de dahil kaç çalışan iş kazalarında hayatını kaybetti, yaralandı veya engelli kaldı?

TOKİ: TOKİ ihale makamıdır. Asıl işveren değildir. İdaremiz tarafından gerçekleştirilen ihale sonucunda, ihaleyi kazanan yüklenici firma ile idaremiz arasında ‘Anahtar Teslim Suretiyle Eser Sözleşmesi’ imzalanmaktır. Yüklenici ile idaremiz arasında akdedilen sözleşmenin 6. Maddesinde, “Bu sözleşme, anahtar teslimi götürü bedel sözleşme olup, …toplam bedel üzerinden akdedilmiştir.” hükmü mevcut olup, Yasa ve yerleşik Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere anahtar teslimi suretiyle iş devredildiği, yani işin bir bölümü değil tümüyle devredildiği için işi devreden İdaremizin işverenlik sıfatı ortadan kalkmıştır.

İnşaat anahtar teslimi suretiyle yapılmaktadır. Bu tür bir işin bütünüyle, başkasına devir ve teslim edildiği durumlarda üst ve alt işveren ilişkisi oluşmaz. Bunun sonucu; devreden kişinin işverenlik sıfatı kalkar ve 1475 Sayılı Eski İş Kanunu’nun 1/son maddesi ve yeni iş Kanununun 2.maddesi uyarınca İdare sorumlu tutulamaz.

Yine, Yüklenici ile İdaremiz arasında imzalanan sözleşme eki Özel İdari ve Teknik Şartname’nin 5. Maddesinde, “İşin süresi ihale dokümanı ve sözleşme hükümleri ile fen ve sanat kaidelerine uygun olarak bitirilmesi, inşaat mahallindeki her türlü güvenlik önlemlerinin yürürlükteki mevzuat hükümleri çerçevesinde gerekli tedbirlerin alınması yüklenicilerin sorumluluğundadır” hükmü mevcuttur.

Keza, Anılan sözleşme eki Yapım İşleri Genel Şartnamesinin Çalışanların kazaya uğramaları başlıklı 36. Maddesinde, iş yerindeki kazalara karşı gerekli önlemlerin alınmasında tüm sorumluluğun yüklenici firmada olduğu açıkça belirtilmiştir.

Madde 36 – (1) Yüklenicinin 9 uncu madde hükümlerine göre tedbirler almasına rağmen olabilecek kazalarda, yüklenicinin işçi ve personelinden kazaya uğrayanların tedavilerine ilişkin giderlerle kendilerine ödenecek tazminat yükleniciye aittir. Ayrıca işçi ve personelden is başında veya iş yüzünden ölenlerin defin giderleri ile ailelerine ödenecek tazminatta yüklenici tarafından karşılanır. Yüklenici bu hususta, yürürlükte bulunan genel hükümlere uyacaktır.

Konuya ilişkin Yüksek Mahkeme kararlarına da aşağıda yer verilmiştir.

Nitekim T.C. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 1998/1532 Esas ve 1998/2796 Karar sayılı kararında; “İnşaatın anahtar teslimi suretiyle davalı A.Ş. tarafından A.O.’ya teslim edildiği görülmektedir. Bu tür bir işin bütünüyle, başkasına devir ve teslim edildiği durumlarda üst ve alt işveren ilişkisi oluşmaz. Bunun sonucu; devreden kişinin işverenlik sıfatı kalkar ve 1475 sayılı İş Yasasının 1/son fıkrasında öngörülen sorumluluk da söz konusu olmaz.” denmek sureti ile bu husus açıkça ifade edilmiştir.

T.C. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 1992/2463 Esas ve 1992/9734 Karar sayılı kararında; “Anahtar teslimi ihale edilen işi üstlenen firmanın isçisinin uğradığı iş kazasından ihaleyi veren firma sorumlu tutulamaz. Çünkü anahtar teslimi iş, işin bir bölümünde yada eklentilerinde iş almakla aynı şey değildir.” sonucuna varmıştır. T.C. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 02.03.1993 tarih, 1992/13790 Esas ve 1993/3488 Karar sayılı kararında; “İşin tamamının ihale yoluyla verilmesi halinde, ihale makamı asıl işveren konumunda olmayacağından iş kazasından doğan tazminatlarda kendisine husumet düşmez.” denmek sureti ile somut olayda İdaremize sorumluluk yüklenemeyeceği açıkça ifade edilmiştir.

Ayrıca T.C. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 17.11.2003 tarih, 2003/10077 Esas ve 2013/9350 Karar sayılı ilamında da 4857 Sayılı İş Yasasının 2/6 maddesine gönderme yapmak sureti ile “Bir işin anahtar teslimi ile ve ihale ile bütünüyle devri durumunda işi devredenin işverenlik sıfatı kalkacağından iş kazasının tespitine ilişkin davada ve buna bağlı tazminat davasında sorumluluğu cihetine gidilemeyeceği ve dolayısıyla husumet yöneltilemeyeceği ortadadır.” seklinde karara vararak ‘anahtar teslimi’ suretiyle ihale yapan İdareye karşı açılan davanın reddine karar verilmiştir.

T.C. Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 1998/1532 Esas ve 1998/2796 Karar sayılı kararında;

“İnşaatın anahtar teslimi suretiyle davalı A.Ş. tarafından A.O.’ya teslim edildiği görülmektedir. Bu tür bir işin bütünüyle, başkasına devir ve teslim edildiği durumlarda üst ve alt işveren ilişkisi oluşmaz. Bunun sonucu; devreden kişinin işverenlik sıfatı kalkar ve 1475 sayılı İş Yasasının 1/son fıkrasında öngörülen sorumluluk da söz konusu olmaz.” denmek sureti ile bu husus açıkça ifade edilmiştir.

Yine Ankara 14. İş Mahkemesi’nin 27.04.2010 tarih, 2007/1193 Esas ve 2010/364 Karar sayılı kararı ile; “İhale makamı konumunda bulunan davalı TOKİ’nin İŞVERENLİK SIFATI BULUNMADIĞI” gerekçesi ile DAVALI TOKİ YÖNÜNDEN DAVANIN HUSUMET NEDENIYLE REDDİNE karar verilmiştir.

YARGITAY HUKUK GENEL KURULU’nun 21.10.2021 tarih 2018/21-341 E. 2021/1290 K. S. İlamı aynen bu doğrultudadır. Kararda “davalı …’nin asil işi konut üretmek ise de, bu durumun işi yükleniciye gördüremeyeceği anlamına gelmediği, eldeki davada İstanbul ili Küçükçekmece ilçesi Ayazma Mevkiindeki konut inşaatı işinin çevre düzenlemesi dahil tümüyle davalı şirkete ihale edildiği, işin bölünerek verilmesi söz konusu olmadığı gibi, kendisinin bu işte işçi çalıştırmadığı, işin sözleşme ve ekleri ile fen ve sanat kurallarına uygun yapılıp yapılmadığının denetimi için personel bulundurmasının asıl işveren olduğu sonucunu doğurmayacağı, denetim yetkisini açan ve işveren olarak kabulünü gerektiren yetkisinin bulunmadığı, bu nedenle davalı …’ nin ihale makamı olduğu ve hakkındaki davanın reddi gerektiği sonucuna varılmıştır.

Yukarıda da yer verildiği üzere, işin anahtar teslimi iş olması nedeniyle, iş kazaları davalarında İdaremizin taraf sıfatı bulunmadığından bu davalarda TOKi’ye husumet yöneltilemeyeceği gerekçesiyle TOKİ bakımından husumet yönünden davanın reddi ile sonuçlanmaktadır.

Ayrıca iş kazası sebebiyle dava açan isçinin, kazanın iş kazası olduğunu ve kendi kusurundan kaynaklanmadığını da ispatlaması da gerekmektedir.

Müşavirliğimiz kayıtlarımız tetkikinde 2002 yılından itibaren TOKİ projelerinde, firma ve alt işverenler dahil iş kazalarında hayatını kaybeden 85, yaralanan veya engelli kalan 187 isçi vardır.

14- Bahse konu proje başta olmak üzere TOKİ’nin uygulamaya koyduğu projeler hakkında vatandaşlar niçin ayrıntılı bilgilere ulaşamıyorlar? Bu konuda kurumsal/resmî internet portalınızda niçin ayrıntılı ve tatmin edici açıklamalar mevcut değil?

TOKİ: Vatandaşlarımız tüm projelerimizde olduğu gibi; başvuru toplama, hak sahipliği kurası,konut belirleme kurası, sözleşme imzalama ve teslim aşamalarında WEB sayfamız, basın ve sms yolu ile bilgilendirilmektedirler. Bu süreçlerde konuya ilişkin detaylı bilgilendirme yapılmaktadır.

15- Bahse konu proje dışında 2002’den bugüne kadar TOKİ’nin satışı yapılan konutlardan elde ettiği toplam gelir ne kadardır?

TOKİ: TOKİ sosyal amaçlı konut ürettiğinden ve sosyal konutlar sübvanse edildiğinden ötürü konutlar maliyetinin altında satılmakta olup gelir elde edilmemiştir.

16- Tüm bu proje ve uygulamaları kamu adına denetleyen Sayıştay’ın kurum hakkında düzenlemiş olduğu raporları kamuoyuna açıkladınız mı? Açıklamadıysanız, açıklamama sebebiniz nedir?”

TOKİ: İdaremiz 6085 sayılı Sayıştay Kanunu ile 2985 sayılı Toplu Konut Kanunu uyarınca Sayıştay tarafından denetlenmektedir. Söz konusu denetim raporlarının kamuoyuna açıklanması Sayıştay tarafından yapılmaktadır.

YORUM YAP