Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı, Selçuk Özdağ, Meclis Genel Kurulu’nda üç yasama üyesinin milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Özdağ konuya ilişkin Medyafaresi’ne yaptığı açıklamada, ”Türkiye polis devleti olur diye uyarmıştım. Bakın, bunun sorumlusu o gün kürsü dokunulmazlığı hariç tüm dokunulmazlıklar kaldırılsın diyenler bugün bu tablonun sorumlusudur.” dedi.
Üç yasama üyesinin milletvekilliğinin düşürülmesinde vebalin 2016 yılında dokunulmazlıkların kaldırılması düzenlemesinde evet diyenlere ait olduğunu söyleyen Özdağ, koalisyon hükümetinin muhalefete gözdağı vermek istediğini ifade etti.
Selçuk Özdağ, ”Meclis’te dokunulmazlıklar kalkarsa ‘polis devleti olur’ diye uyarmıştım”
Özdağ konuya ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı:
”Türkiye polis devleti olur diye uyarmıştım. Bakın, bunun sorumlusu o gün kürsü dokunulmazlığı hariç tüm dokunulmazlıklar kaldırılsın diyenler bugün bu tablonun sorumlusudur. O zaman yapılan düzenleme sırasında ben muhalefete gittim ve bunun yanlış olduğunu söyledim ve uyardım. Hatta basına verdiğim demeçlerde dokunulmazlıklar kalkmamalıdır, Anayasaya ek bir madde konulması doğru değildir dedim. Dokunulmazlıklar devam etmelidir yoksa Türkiye polis devleti olur demiştim o gün. Zaten milletvekilliği bittiği anda varsa bir fezlekesi anında yargılanıyor. O nedenle burada vebal o gün milletvekili dokunulmazlığına mevcut fezlekesi olanların yargılanabileceğine ilişkin Anayasa değişikliğine destek verenlerdir. Sayın Kılıçdaroğlu da ceza alabilir, sıra Kılıçdaroğlu’ndadır. Anayasa değişikliğinde ek bir madde konuldu, geçmişe dayalı olanlar yargılanıyorlar şu anda. Bunlardan hepsi Meclis’e indirilir ve vekillikleri düşürülür çünkü usul böyle. Sonradan bu yasa çıktıktan sonra olanlar yargılanmıyorlar milletvekilliği bittikten sonra yargılama başlayacak. Gözdağı verilerek çatlamalar meydana gelmesi isteniyor, korkutmak istiyorlar.
Ben o zaman Ak Parti’ye de gittim milletvekili dokunulmazlığını kaldırmayın ek bir madde koymayın dedim. Bütün partilere giderek, bunun doğru olmadığını Türk demokrasisi ve parlamenter sistem için sakıncalı olduğunu söyledim. Kılıçdaroğlu’nun yargılandığını ve ceza aldığını düşünün böyle bir ülke demokrat bir ülke olarak anılmaz dedim. Batı dünyası kredi vermez, yatırımlar gelmez ve yatırımlar da kaçar dedim. Gazeteciler tutuksuz yargılanmalı ve milletvekillerinin dokunulmazlığı kalkmamalıdır”.