Türkiye siyasi tarihinin en büyük ‘Açık Halk anketi’ 14 Milyon 850 bin kişiden.. Net yanıt “İmamoğlu adayımızdır”
Türkiye İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarıyla ilgi günlerdir süren iddialar önce gözaltılar sonra da haklarından düzenlenen Terör örgütü ile yolsuzluk fezlekeleri ile gelinen adliye aşaması sonrasını ülkede yaşan 85 milyon an ve an canlı olarak renkli ekranlar ile sosyal medyadan öğrendi.
Gelinen sonuç İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Türkiye Belediyeler Birliği Genel Başkanı onunda ötesinde olması ihtimali üzerinde durulan erken Genel Seçimde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısına çıkabilecek tek potansiyel Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun Silivri Cezaevinde noktalanan yolculuğu…
Bunun adına ne derseniz deyin. İster Siyaseten yargı üzerindeki baskının sonucu, isterseniz Cumhurbaşkanın önündeki engellerden birisinin bertaraf edildiği, diğer bir taraftan toplum nezninde ciddi kabul gören birisinin Cumhuriyet Halk Partisinden kopartıldığını düşünün. Bir başka açıdan bakıldığından 20 milyon nüfus hareketliliğin yaşandığı ekonomik ve sosyolojik açıdan tüm dünyanın gözü üzerinden olan İstanbul Şehrinin yönetimi üstlenen bir kişinin kellesinin kopartıldığını….
Bu ihtimallerin hepsinin altına bu ülkede yaşayan bir gazeteci olarak hatta bu ülkede yaşayan bir birey olarak imzamı atarım.
Cumhuriyet Halk Partisinin gözü pek sözünü sakınmayan genç Genel Başkanı Özgür Özel ve onun yol arkadaşları, partinin kurmaylarının günlerdir hatta aylardır feryatları İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşları için ortaya atılan tüm suçlamaların tamamen kurmaca, düzmece, sanal ortamda hazırlanmış kumpas kokan tek elden çıkmış senaryolardan ibaret olduğu yönünde oldu.
Tüm iddialar ışığında CHP Genel Başkanlığı ülke genelinde İmamoğlu’na tam destek için 81 il ve 973 ilçede kurulan 5 bin 960 sandık kurdu.
Halkın bu girişime ve oluşuma yanıtı sandıklara koşar adım olduğunu bizzat gözleyip haber haline getirdim.
İnanın bu güne kadar birçok seçimde oy verilme sürecini yaşadım. Vatandaşların Sandığa doğru gösterdiği o heyecanı satırlarla anlatmam imkansız görmek gerekir idi.
Düşünün babalar çocuklarının omuzlarına almış o minik ellerde şehitlerimiz kanları ile bedel ödenmiş Türk bayrakları, diğer bir açıdan bakıldığında Türkiye Cumhuriyet’inin Varlığını bize sunan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü maskını üzerlerinden taşıyan çocuklar. Yaşları 90’a uzanan kadınlı-erkekli insanlar olumsuz sağlık durumlarına aldırış bile etmeden koltuk değnekleri, bastonlarının ve yakınlarının destekleriyle torunlarının daha özgür ve güvenle bakabilecekleri bir ülkeyi görmeleri için sandıkta oy kullandılar.
Sandıklar açıldığında ise gelinen sonuç Kötü bir sistemle yönetilen yıldırılmış. Sindirilmiş halkın uyanışını simgeleyen Türkiye Cumhuriyet’inin tarihinde ilk kez yaşadığı tek açık Halk oylaması..
Rakamlar ise 20 milyon kişiye yakın.CHP Genel Başkanının açıklamasıyla ‘14 Milyon 850 bin kişi’
Bu kadar kişinin başına kimse silah dayamadı, Kimse onları zorla sandığa getirmedi. Herkes kendi hür iradesi ile üstelik bir Pazar sabahı şafak sökerken mışıl mışıl uyuduklarından Kurtuluş Gününe uyanırcasına uyandılar.
Evlerine kadar gelen seyyar, gerekse şehirlerinin belirlenen yerlerine konulan sandıklara koştular.
Demokrasi adına böylesine bir şölen olur mu derseniz evet bence oldu da, hem de sonucu da oldukça manidar.. Tabi ki anlayana!…
Ülke genelindeki sonuca Manisa’dan ne kadar katkı olmuştur derseniz bende bunun yanıtı 31 Mart 2024 Yerel Seçimlerinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Baba Ocağı olan Manisa’da Büyükşehir başta olmak üzere 14 belediye başkanlığının kazınılmasına katkı sağlayan yüzde 57 oranla 507 bin 563 vatandaşın ciddi katkısı kaçınılmazdır derim. Hatta bu oranında üzerine çıktığını düşünenlerdenim.
Tüm bu oylama AK Parti cephesi için ne ifade ediyor derseniz bence ülke genelindeki halkın net açık oylama anketini ciddi almaya başlayacaklarını düşünmek isterim.
Çünkü İktidara ve hükümete bu kadar açık Mektup olamazdı..
Sizce iktidar bundan sonra nasıl bir yol izler derseniz bakın onunla ilgili de öngörümü paylaşayım.
Bilindiği üzere Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın şu sözlerini unutmamak ve yabana atmamak gerekir. Peki neydi o sözleri..
“İstanbul’u kaybeden Türkiye’yi kaybeder” İki dönemdir AKP iktidarı İstanbul’u yeniden kazanmak geri alabilmek adına her türlü yolu mübah sayan bir anlayışı benimsedi ve bu yolda emin adımlarla hızla ilerliyor..
Bence de Merkezi iktidar için İstanbul bir velinimet…
İşte tüm kıyamette aylardır bunun için kopuyor..
İmamoğlu ve beraberindeki bürokratların tutuklanması İktidara oy veren cepheler için ‘Cumhurbaşkanımız ve Partimizin Genel Başkanı Bayram öncesi Bayram Temizliği yaptı’ söylemlerin yüklemesine de neden oldu.
Merkezi hükümet CHP’li belediyelere kayyum atamayı sürdürecek. Bunların yanına daha önceden kayyum atadığı DEM Partili belediyeleri ekleyip bir torba yasanın içerisine koyup Yerel Ara Seçimin düğmesine basacak. Hedef ‘Kanal İstanbullu’ bir zafer…
Sonrası mı, var tabiî ki bastırılmış bir erken seçim…
Bu arada Hükümetin restini gören CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in kendi partisi içerisindeki yangını bastırmak için yaptığı 6 Nisan CHP Kurultay kararı ise tam yerinde …
Peki CHP eylem şeklinden geri vites yapacak mı bunun yanıtını Özgür Özel anlaşılır şekilde verdiğini düşünüyorum.
Son söz, Manisa Valiliği “21.03.2025 günü saat 14:00’dan – 25.03.2025 günü saat 23:59’a kadar, 5 (beş) gün süre ile her türlü toplantı, gösteri yürüyüşü ve basın açıklaması yasaklanmıştır.” Açıklamasına aldırış etmeyen CHP’nin Manisa Kadın İl Başkanı İlksen Özalper, Milletvekilleri Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Bekir Başevirgen,Aliye Kavaf, Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ve onlara güç veren ilçe belediye başkanları ile dev kitleler halinde yürüyüşlerini ve basın açıklamalarını gerçekleştirdi.
Şehrin Valisi Vahdettin Özkan,Emniyet Müdürü Fahri Aktaş, yayınladıkları yasağa karşın konuya hassasiyetle ve soğuk kanlılıkla yaklaşmış olmaları olası olayların önünün alınmış olması şehirde yaşayan birey olarak sevindirici umut verici olmuştur….Saygılarımla…..